Kodun Arasında Bir Hikâye: Ben Tayfun Taşkın

Bazı insanlar kelimelerle kendini ifade eder, bazıları renklerle, bazılarıysa kod satırlarıyla.
Ben üçüncüsüne biraz fazla kapıldım galiba.

Kod yazmaya başladığım ilk günlerde, ekranda dönen birkaç satırın bir şeyleri değiştirebileceğini fark ettiğimde, bunun benim için sadece bir “meslek” değil, bir dil olduğunu anladım. Bugün hâlâ aynı heyecanla o dili konuşuyorum.

Satırların Arasındaki Merak

Yazılım benim için bir “iş” olmaktan çok, merakın biçim değiştirmiş hali.
Bir fonksiyon neden çalışmadı, o API neden 404 döndü, ya da neden bazen bir kod parçası her şeyden daha güzel görünür?
Bu blogda işte bu merakın izini sürüyorum.

Burada sadece kod paylaşmayacağım;
bazen bir algoritmanın mantığını, bazen bir geliştiricinin gün içindeki ruh hâlini, bazen de ilham veren bir teknolojiyi anlatacağım.

Kısacası: yazılımın hem teknik hem insani tarafını.

Neden Blog Yazıyorum?

Bir geliştirici için blog, not defterinden çok daha fazlasıdır.
Çünkü yazarken aslında öğreniyorum.
Çünkü paylaştıkça hatırlıyorum.
Ve bazen de, sadece bir cümle bile başka birine yol gösterebiliyor.

Bu sayfada anlatılan her şey, bir “başkasına fayda sağlasın” diye değil, “birileri kendinden bir parça bulsun” diye yazılıyor.

Bu Blogda Neler Olacak?

Yazılım geliştirme süreçleri,
Küçük ama etkili kod parçaları,
Dijital üretkenlik ve tasarım notları,
Yapay zekâ, web teknolojileri ve bazen de insan hikâyeleri.

Yani biraz teknoloji, biraz düşünce, bolca samimiyet.

Ben Tayfun Taşkın.
Kod yazmayı seviyorum ama asıl sevdiğim şey, bir fikrin gerçeğe dönüşme süreci.
Eğer sen de satırların arasında anlam arayan biriysen, doğru yerdesin.

Hoş geldin.